Sedir Adası’da Helenistik-Roma döneminden kalma Kedreai ören yeri bulunmaktadır. Zeytin ağaçları ile kaplı adada surlar, tiyatro görülebilir. Adanın en önemli yeri, küçük plajıdır. Buradaki plaj kumu çok farklı özelliklere sahip ve koruma altına alınmıştır. Efsanelere göre bu küçük koy, Kleopatra ile Mark Antonius’un deniz banyosu yaptığı yermiş. Antonius, Kleopatra’nın bu plajı çok sevdiğini görünce, Mısırdan gemilerle plajı için kum getirtmiş. Bu kumun aynisi sadece Tunus’ta varmış. Bu sebeple plaja, Kleopatra plajı denirmiş.

Aslında “Oolitik” denen bu kum, Anadolu iklim kuşağında ve denizlerinde rastlanmayan ve çok uzun zamanlarda oluşan bir kum türüdür. Bu sebeple koruma altındadır.

Kedreai önemli bir Caria yerleşim merkezi idi. Mykenai uygarlığının M.Ö 1400 yılında ilk burada kurulduğu, Knidos ve Halikarnasla birlikte Heksapolis konfederasyonunu kurduğu bilinmektedir. Şehir, kale duvarları ve kulelerle çevrilidir. Apollo ve Dor tapınağı daha sonra kiliseye dönüşmüştür. Tiyatro ve şehir surları günümüze ulaşabilmiş kalıntılardır.